5 Soruda Atıksız Yaşam Hareketi

Dünya’mızın içinde bulunduğu durum farklı çözüm yolları geliştirmeye sevk ediyor. Atıksız Yaşam Hareketi de bu çözümlerden biri. Günlük yaşamımızın bir parçası olan pek çok ürün yerine tercih edeceğimiz çevre dostu, atık üretimine neden olmayan seçenekler bulunuyor. Yaşadığımız evleri, kullanım alışkanlıklarımızı, gittiğimiz mekanları gözden geçirerek nasıl bir değişiklik yapabileceğimize karar verebiliriz.

atıksız yaşam hareketi

1.   Atıkları Yeterince Tanıyor muyuz?

Atık ayırma deyince çoğumuzun aklına metal, cam, plastik ve kâğıt olmak üzere 4 kategoriye ayrılmış geri dönüşüm kutuları geliyor. Bu atıkların geri dönüşümü önemli olsa da atıklar bunlarla sınırlı değil. Organik atıklar ürettiğimiz atıkların %46’sını oluşturuyor. Organik atık sınıfına mutfağımızda soyduğumuz sebze kabuğu, restoranlardaki yemek artıkları, hasat veya depolama sırasında kaybedilen gıdalar, çamur ve kanalizasyon atıkları giriyor. Organik kelimesi bu atık çeşidinin zararsız olduğu düşüncesini yaratabilir ancak organik atıklar da uygun şekilde depolanmadığında sera gazı salımına hatta patlama ve yangınlara sebep olabilir. Uygun geri dönüşüm süreçleri ile bu organik atıkları toprağa geri kazandırmak mümkün. Bunun için belediyelerin yapması gerekenlerin yanı sıra bizim bireysel olarak yapabileceklerimiz de bulunuyor:

Balkon ya da bahçelerimizde kendi kompostumuzu yapabiliriz. Birçok belediye ve tesiste bu konuda harekete geçmiş durumda, bunlar takip edebilir eğer bölgemizde yapılan bir çalışma yoksa belediyeden talep edebiliriz. 2020 TUİK Atık İstatistiklerine göre Türkiye’de o yıl 104,8 milyon ton atık oluşmuş diğer bir araştırmaya göre ise doğru organik atık dönüşümü ile bir evden çıkan atık ortalama 225 kg azaltılabilir. Yani atık probleminin çözümüne bireysel olarak sağlayabileceğimiz katkı göz ardı edilemeyecek büyüklükte.

atıksız yaşam hareketi için kompost

2.   Neden Kendi Şişemizi Yanımızda Taşımalıyız?

Pet şişe kullanımı şu an dünyanın uğraşmakta olduğu tek kullanımlık plastik sorunun büyük bir parçası. Bu pet şişelerin çok az bir miktarı geri dönüşüme gidiyor. Bilinenin aksine çoğu plastik türü yalnızca birkaç kez geri dönüştürülebiliyor. Yanında taşımak için cam, çelik ya da çok kullanımlık katlanabilir su şişelerini tercih edebilirsin.

Tek kullanımlıklar başta olmak üzere plastiklerin günlük yaşantımızda geniş bir yere sahip. Dünyadaki 146 milyon ton plastik atığı ambalaj sektöründen çıkıyor. Bilinçli hareket ederek kullandığımız plastik miktarını azaltabilir, tek kullanımlık ürünlerden uzun ömürlü ürünlere doğru yönelebiliriz.

plastik su şişeleri atık oluşturuyor

3.   Sürdürülebilir Turizm Nedir?

Tatil planı yaparken sadece bize maliyetini düşünmekle yetinmemeli çevreye nasıl bir etki bıraktığımız üzerine de kafa yormalıyız.

Bu yüzden tatilimizin maliyetini sadece kendimiz için değil tatil bölgesi açısından değerlendirmeliyiz. WWF raporuna göre Tükiye’den Akdeniz’e her gün 144 ton plastik atık karışıyor. Denize karışan plastik atıkları kuşlar, balıklar ve kaplumbağalar gıda zannederek yiyebiliyor. Midesi plastik ile dolan ve bunu sindiremeyen canlıların ölümüne neden olabiliyor. Mikroplastikler ise besin zinciri aracılığıyla insanlara kadar ulaşabiliyor. Bu yüzden tatil yaparken de atık üretmemeye özen göstermemiz gerekiyor.

Tatile gideceğimiz yerler ile ilgili bazı soruları cevaplamamız da önemli. Plan yaparken kalacağım tesisleri seçerken aşağıdaki soruları sormamızda fayda var:

·   Gideceğimiz yer doğaya karşı ne kadar saygılı?

·   Çevresindeki doğal kaynaklara karşı duyarlı mı?

·   Enerji kullanımı temiz kaynaklı mı ya da tasarruf politikaları var mı?

·   Gıda yönetimi nasıl yapılıyor?

Bu maddelerin tamamını karşılamasa bile tatile gideceğimiz yerler hakkında daha çok araştırma yaparak en çevre dostu ve sürdürülebilir tatil yapabilir ve Atıksız Yaşam Hareketi’nin bir parçası olabiliriz.

sürdürülebilir turizm

4.   Atıksız Yaşam Yolculuğunun Geleceği

Fosil yakıtların verdiği zarar herkesin bildiği bir gerçek ama günümüzde bu konuda yapılan çalışmalar hala yetersiz kalıyor. Egzozdan çıkan karbondioksit soluduğumuz havaya karışmak dışında okyanusların asidik hâle gelmesine neden oluyor. Fosil yakıtların araba deposuna gelmeden önce geçirdiği süreçte doğaya verdiği zararın başka bir boyutu. Elektrikli araçlar ise kişisel kullanım için çözüm olarak görülebilir ama karşı karşıya olduğumuz problemi çözmek için yeterli değil. Elektrikli toplu taşıma daha fazla insanı taşıdığından daha çevreci bir alternatif haline gelebilir. Atıksız Yaşam Hareketi için hedeflenen sadece emisyonu değil aynı zamanda toplu taşıma ya da araç paylaşımına teşvik ederek kullanılan araç sayısını azaltmak.

Bisikletler ise şehir içi ulaşım için çevre dostu bir alternatif. Tabii bisiklet her coğrafi bölge ve şehir planına uygun olmayabilir, atıksız ulaşım sadece bununla sınırlı değil. Fransa ulaşım ağına teleferikleri ekledi ve aynı zamanda kişisel araç kullanımını düşürmek için geçiş ücretlerini arttırdı ve belirli bölgeleri de trafiğe kapatmaya hazırlanıyor. Bunun dışında mikromobilite yani scooter, kaykay, elektrikli bisiklet benzeri ulaşım araçlarının kullanımı da dünyada hızla yükseliyor. Türkiye’de ise kentlerde mikromobilite oranı %24,7, özellikle yeni nesilde bu araçları kullanmayı tercih ediyor.

Şu an tamamen atıksız ulaşım seçeneğine sahip olmasak da gelişen sürdürülebilirlik çözümleri ve karbon emisyonuna karşı alınan önlemler ile atıksız ulaşımın gelecekte yaygınlaşması oldukça mümkün görünüyor.

atıksız yaşam yolculuğu

5.   Atıksız Yaşam Konusunda Nasıl Bilinçlenebiliriz?

Plastik adası bir günde oluşmadı ya da dünyanın ısısı da bir yılda yükselmedi. Bu yüzden Atıksız Yaşam Hareketi’nin sonuçlarını da bir günde görmeyi beklememeliyiz. Aynı şekilde yaşam tarzımızı, alışkanlıklarımızı da bir günde değiştirmeyi hedeflemek gerçekçi değil. Dünyanın iyiliği için hızlı bir şekilde hareket etmemiz gerektiği doğru ama çabalarımızın karşılık bulması için sağlam temellere oturmuş bir şekilde ilerlemesi gerektiğini unutmamalıyız. Hayatımızda atıksız yaşamın dışında seçimler yaptığımız noktalar olabilir ama burada umutsuzluğa kapılmak yerine bu durumun nasıl alternatifleri olur diye düşünüp bunu çevremizdekilerle paylaşarak uzun vadeli çözümler üretmeye çalışmalıyız.

Atıksız Yaşam Hareketi yolculuğunda Good4Trust’ta buluşalım. Good4Trust’taki pek çok üreticinin plastiksiz kargo ile ürünlerini gönderdiğini biliyor muydun?

Bir Cevap Yazın

Up ↑

%d blogcu bunu beğendi: